Sürücüsüz otomobil testi
sırasında Daimler otomobil işletmesi test mühendislerinden Jochen
Raab, etrafındakilere belki de 10 yıl içinde sürücüsüz
arabaların nasıl kullanılacağını gösteriyor. Raab, ellerini
direksiyondan çekmiş durumda, sensörlerle donanmış ve sürekli
internet bağlantısı olan bir otomobil içinde. Jochen Raab, “Şimdi
çarpışma durumuna geldik. Görüyorsunuz, hiçbir biçimde
ayaklarım pedallarda değil. Ama araba beni uyarıyor, kendini
frenliyor ve olası bir kazayı önlemiş oluyor” diyor. Yaz
aylarındaki testlerde yaklaşık 100 kilometrelik bir yolu tamamen
otonom, yani kendi başına kat edebilen otomobile
Baden-Württembergli mühendisler “S500 Zeki Sürüş” adını
vermişler.
Akıllı
telefon gibi!
Tamamen
internet bağlantılı, bir anlamda dört tekerlek üzerindeki akıllı
telefon gibi bir otomobil bu! Çoğu uzmanın görüşüne göre
geleceğe damgasını basacak büyük icat. Ve ilginç olan nokta,
burada artık otomobil üreticisi firmanın değil, Nokia gibi başka
küresel oyuncuların işin gidişatını belirlemeleri. Nokia’nın
yanı sıra elektronik firmaları Bosch, Delphi ve de internet devi
Google bu alanda yeni fırsatların kokusunu çoktan almışlar bile.
Kaliforniyalılar iç aksamı değiştirilmiş Toyota marka
otomobiller ile uzun zamandan bu yana testler yapıyorlar ve bu tür
sürücüsüz araçları kendilerinin de üretebileceklerini iddia
ediyorlar. Binek araç uzmanı Stefan Bratzel için bu gelişmeler
çok heyecan verici: “Büyük teknolojik değişimlerin çoğu kez
branş dışındaki aktörlerden geldiği bir gerçektir. Sürücüsüz
araçlar konusunda Google’ın girişimleri ilginç bir durumdur ve
gerçekten de bu branşa hareketlilik kazandırabilir. Bu da yerleşik
otomobil firmalarının yeni ürün planlarını hızlandırmalarına
yol açabilir. Sürücüsüz otomobil konusunun gelecek beş ilâ on
yıl içinde gündemi belirleyeceğine ve otomotiv dünyasını
temelden sarsacağına kesinlikle inanıyorum.”
Bu branştaki başka ilginç
gelişme de Volkswagen tröstü ürün geliştirme şefi Heinz-Jakob
Neußer’in belirttiği üzere elektrikli otomobil alanında
yaşanıyor: “Günümüzde elektrikli otomobillerde de internet
bağlantıları mevcut. Bu klâsik otomobillerde de yerini alacak.
Özellikle trafik akışını optimize edecek bir önlem bu. Ve
bugünden görüldüğü üzere trafikteki rahat akışın araç
sürücülerine ve egzozdan dışarı salınan karbondioksit
emisyonlarına nasıl etki yaptığına bakıldığında, bunun
gelecek yıllarda otomobil üreticilerini meşgul edecek başlıca
konu olacağı açıktır.”
‘Otomobil
internetin parçası haline geliyor’
Otomotivde
rekabet baskısının büyük olduğu, firmalar arasında ittifaklara
gidildiği de gözlemleniyor. Örneğin otomobil lastikleri ile ün
kazanan Alman yan sanayi işletmesi Continental, uzun zamandan bu
yana kendisine yeni iş alanları arıyor. İnternet uzmanı firma
Cisco ile işbirliğine giden Hannover’li Continental temsilcileri
şimdi de Uluslararası Frankfurt Otomobil Fuarı’nda teknoloji
tröstü IBM ile işbirliği başlattıklarını duyurdular.
Continental’in Yönetim Kurulu Başkanı Elmar Degenhart şunları
söylüyor:
“Dünya çapında her yıl
trafikte 1,5 milyon insan ölüyor. Durumun böyle gitmesine izin
veremeyiz. Ayrıca interneti otomobillere dâhil ediyoruz, daha
doğrusu otomobil internetin parçası haline geliyor. Üçüncü
nokta ise çevre ile ilgili. Daha iyi bilgi donanımıyla örneğin
karbondioksit salınımı konusunda otomobilleri daha verimli hale
getirebileceğiz. Ve dördüncü nokta olarak kendi başına, otonom
hareket edebilen otomobillerin özellikle yaşlı insanların bir
yerden diğerine gitmesi konusunda büyük yarar sağlayacağını
söylüyoruz. Çünkü yaşlı insanların beş ya da on yıl daha
uzun otomobil kullanmaları onların yaşam kaliteleri açısından
büyük bir kazanç anlamına gelecektir.”
Bu anlamda
Continental işletmelerine bağlı test araçları ABD’de test
amacıyla 35 bin kilometre kat etmişler; sürücüsüz ve de kaza
yapmadan! Ve teknik yeniliklere genelde farklı yaklaşan Almanlar
sürücüsüz otomobil konusuna oldukça açık görünüyorlar.
Kaynak: Deutsche Welle